Skip to main content

Uygulamalı Kamera Oyunculuğu (UKO 75 & UKO 76 & UKO77) Kadın Adaylar İçin Audition Metinleri

KADIN-DRAM:

MERVE GÜNALMIŞ:

 

Merve, 25-30 yaşlarında, düzgün bir fiziğe sahip, alımlı, dikkat çekici bir genç kadındır. Dişiliğini ve vücut hatlarını vurgulayacak bir giyim tarzı vardır. Mini etekler, topuklu ayakkabılar ve havalı saç modelleri vazgeçilmezleridir. Kendinden emin duruşu ve insanın içine işleyen bakışlarıyla, bulunduğu her ortamda dikkat çekmeyi başarır. Tutkulu, hırslı, oldukça zeki ve ben merkezci bir kişiliğe sahiptir.

Merve üniversitede hocası olan Bahadır Metiner’e karşı her zaman farklı duygular beslemiş, ancak lisans eğitimi boyunca bu ilgiyi belli etme fırsatı bulamamıştır. Başka bir üniversitede yüksek lisans yapmaya başladıktan sonra ise, Bahadır’la görüşmeyi sürdürebilmek için, çeşitli bahaneler yaratarak bağlarını koparmamıştır. Merve giderek daha alımlı, daha iddialı genç bir kadına dönüştükçe Bahadır’ın da dikkatini çekmeye başlar. Bahadır bir süre git gel yaşasa da sonunda teslim olur ve Merve’nin tutkulu aşkına bırakır kendini. İlişkileri Merve’nin yüksek lisansı ve daha sonrasında araştırma görevlisi olarak devam ettiği iş hayatında da sürer. Zaman zaman Bahadır ilişkilerini bitirmeye çalışsa da, Merve onu bir kez daha baştan çıkarmayı başarmakta ve öyle kolay vazgeçmeyeceğini her seferinde dile getirmektedir.

Eren’in A’nın tuzağına düşerek ikiliyi suçüstü yakaladığı otel, kaçamakları için seçtikleri mekanlardan yalnızca biridir. O gün Eren’e yakalanan Bahadır, daha sonra Merve’ye ilişkilerine bir ara vermeleri gerektiğini söyleyecek ve böylece fitili ateşleyen ilk adımı atmış olacaktır. Merve için ara vermek demek, ayrılık için atılmış bir adım demektir. Eğer bir gün ayrılık yaşayacaklarsa da bu mutlaka Merve’nin kararı olmalıdır. Merve, sevgilisini kendisinden neyin bir anda uzaklaştırdığını merak eder.

Bir gün üniversite koridorlarında Merve’nin salına salına yürüdüğünü gören Bahadır da Eren de çok şaşırırlar. Merve, sevgilisinin kendisinden neden uzaklaştığını anlamak, onu daha kolay kontrol altında tutmak ve dahası, ilişkisini tehdit edenlere gözdağı vermek için görev yaptığı okulu bırakıp bizim üniversitemize gelmiştir. Bahadır, başka bir bölümde araştırma görevlisi olarak göreve başlayan Merve’den son dakikada haberdar olur ve durumu öğrendiğinde artık yapabileceği hiçbir şey yoktur. Merve’nin görev yapacağı bölümün başkanına ne gerekçe sunacaktır ki? Ayrıca Merve’yi de vazgeçiremeyeceğini çok iyi biliyordur. Hatta, ola ki Merve’ye “Bu okulda görev yapamazsın” dedi, Merve’nin daha da hırslanacağını ve orada kalmak için elinden geleni ardına koymayacağını biliyordur. Bahadır, çaresiz, durumu kabullenmeyi seçer. Zaten dikkatli davranırsa en kötü ne olabilirdir ki? Merve, ilişkilerini ele verecek kadar aptal bir kadın değildir. Yıllarca korudukları gizliliklerini hiç bozmamıştır. İkisini bir arada görmüş olan Eren’e karşı da bir ittifak kurarlarsa her şeyin yolunda gideceğine inanmaktadır Bahadır. Oysa Merve’nin okula gelirken kafasında çok başka planlar vardır... Onun gelişi Bahadır’ın da Eren’in de, hatta Aslı ve Emel’in de hayatlarını oldukça zorlaştıracaktır.

Merve Bahadır’ı kıskandırmak için onun diş bilediği Eren’e yaklaşarak ilk karışıklığı çıkarır. Bir yandan da Aslı ile gizli bir meydan savaşına girişir. Aslı, annesi durumu öğrenmesin diye Merve’ye olan öfkesini sürekli saklamak zorundadır artık. Merve’nin varlığı tabi ki Aslı ve Eren arasında da bir çatışmaya sebep olacak ve Eren hem kendisini hem de Aslı’yı bu hırslı kadından korumak için çok çaba harcayacaktır. Öyle ki Merve, kimi zaman Aslı ve Eren için A’dan daha tehlikeli bir tehdide dönüşecektir.

Okul içinde bir nevi “entrikalar kraliçesi” olarak nam salacak olan Merve, başta Aslı ve ailesine, hikayemiz ilerledikçe de birçok başka karaktere oldukça zor zamanlar yaşatacaktır. Onun sivri dili, üstten tavrı, korkusuzluğu, bir yandan sinir bozucu, bir yandan da keyifli bir hal alacaktır seyircimiz için.

 

 

 

 

MERVE MONOLOG:

 

Bu tarz konularda toplumsal normlarla ilgili düşüncemi şimdi burada uzun uzun anlatacak değilim. Hoş... Anlayacağınızı da sanmıyorum. Bilgi birikiminiz hakkında pek fikrim yok çünkü... Ama şu kadarını söyleyebilirim size, sizi ilgilendirmeyen bir konuda bu kadar rahatça konuşmanız hayranlık uyandırıcı... Hakkında atıp tuttuğunuz insanların tepki vermeyeceğini düşünmeniz... Nasıl desem... Oldukça düşük bir zeka belirtisi! Üstelik karşınızdakinin ima ettiğiniz şeyi anlamayacağını düşünmeniz de... Sanırım “Herkesi kendin gibi bilmek” lafının hakkını veriyorsunuz. Hahaha! Üzülmeyin... Sizin gibi çok insan var. Ben, o insanlardan değilim ama! Düşmanımı hiçbir zaman küçümsemem. Çünkü ben de küçümsenecek biri değilim. Bu yüzden de asla yenilmiyorum. İsteyip de elde edemediğim hiçbir şey olmadı. Başaramadığım hiçbir şey!

 

 

KADIN-KOMEDİ:

CELAL İLE CEREN filmi (Komedi Parçası)

(Ceren, Celal’la yaşadığı olaylar sonrasında evde arkadaşlarıyla dertleşir)

CEREN Ya ben sana sırtımı yaslamışım. Ben sana yaslanmışım. Gözlerimi kapatmışım ve bırakmışım sana kendimi be hayvan! Be it! Be öküz! Bir açıyorum gözlerimi poofff. Nerede? Ruslara gitmiş ya, yapılacak şey mi bu benim gibi birine? 6 yıldır birlikteyiz ve benim ilk erkek arkadaşım kızlar biliyorsunuz sonuçta ilk birlikteliğimi onunla yaşadım falan filan. Bla bla bla yani…

Sen böyle mi yuva kurcan ha? Böyle mi baba olcan? Böyle mi reis olcan? Evin direği olcan, direk!

Sen anca şam babası olursun be adam. Bir de bana açmış telefonu, “aşkısı ben yatıyorum tamam mı" ya sen ne diyorsun her gün o zaman sen, biz her gün böyle embesil gibi konuşurduk telefonda. Allahın geri zekalısı, ben nereden bileyim bunu her gün tekrar etmediğini.

 

Hah? “Ceren kadınsa bunlar ne?” Senin allah belanı vermesin. Versiiinn! Valla bunu haketmedim ben.

(Burun deliklerini gösterir) Var mı bir şey?

(İkizlerin’in kakafonik tartışmalarını dinler) Kızlar bir dakika ya. Napıyosunuz ayol? Biriniz ak diyor biriniz bok diyo. Bir sus! Kurban olayım. Bir sus ya!